1976 yılında İstanbul’ da doğdum. Büyükçekmece Lisesi’ ni bitirdikten sonra Trakya Üniversitesi’ nde tıp fakültesi eğitimimi tamamladım. 2009 yılında Tıpta Yan Dal Uzmanlık Eğitimi Giriş Sınavı’ nda (YDUS) Türkiye 2. si olarak İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü’nde yan dal eğitimine başladım ve 2013 yılında mezun oldum. Mecburi hizmet görevinin ardından 2015 yılında Memorial Şişli Hastanesinde Onkoloji Merkezi’ni kurarak Tıbbi Onkoloji Uzmanı olarak göreve başladım. Halen Memorial Şişli Hastanesinde Onkoloji Merkezi Bölüm Başkanı olarak görev yapmaktayım.
Dünyanın en önemli sağlık sorunları arasında yer aran kansere dair 7 ilginç bilgi şöyle:
Kanserin tıp literatüründeki ilk adı, MÖ 400’lü yıllarda Hipokrat döneminden, Yunanca yengeç anlamına gelen “karkinos” idi. Ana gövdeden damarları veya uzantıları olan belirli tümörleri tarif eden Hipokrat tümörlere yengeç adını verdi. Ayrıca kanser ilk olarak eski Mısırlılar tarafından tanımlandı. Papirüs’te yangın tatbikatı adı verilen bir aletle çıkarılan göğüs tümörleri açıklanırken bunun tedavisinin olmadığını belirtilen ifadeler yer alıyordu.
Son zamanlarda yapılan bir araştırma, yalnızca ABD’de her yıl solaryumda bronzlaşmaya bağlı olduğu düşünülen 419.000’den fazla yeni cilt kanseri vakası olduğunu gösterdi.
Araştırmacılar, tüm kanser vakalarının ve kansere bağlı ölümlerin yarısından fazlasının önlenebilir olduğuna inanıyor.
Bu durum, yılda % 80’i düşük ve orta gelirli ülkelerde meydana gelen 2,4 milyon ila 3,7 milyon arasında kansere bağlı önlenebilir ölüm olduğu anlamına gelir.
Kanser tek bir hastalık değildir. Son 10 yılda insanda tanımlanan 200’den fazla farklı kanser türü tespit edildi. Aynı kanser türünde bile genetik değişiklikler hastadan hastaya büyük farklılık gösteriyor. Bu durum herkese uygulanan tek bir tedavi yaklaşımından süreç içinde ‘kişiye özel tedavi’ gerekliliğini ortaya koyuyor.
Yeraltında yaşayan tüysüz köstebek faresinin vücudu, vücutta yağlayıcı görevi gören ve kanserlerin büyümesini durduran HMW-HA adlı yapışkan şekerli madde bakımından zengindir. Nitekim tüysüz köstebek faresi hiç kansere yakalanmaz. Bu keşif gelecekte kanser tedavisinde yeni buluşlara yol açabilir.
Çoğu kanser çeşidi; sigara, alkol, obezite ve diyet gibi kalıtsal ve çevresel faktörlerin bir kombinasyonu ile gelişir. Tüm kanser vakalarının sadece% 5-10’u genetik kusurlara atfedilebilirken, geri kalan % 90-95’inin kökleri çevreye ve yaşam biçimine dayandırılmaktadır.
Sol memede, kansere yakalanma olasılığı sağ memeden % 5-10 daha fazladır. Ayrıca vücudun sol tarafında melanoma riski de (bir tür cilt kanseri) % 10 daha fazladır. Bu durumun nedeni bilinmemektedir.
Kaynak: Roche.com
1976 yılında İstanbul’da doğdum ve Trakya Üniversitesi’ nde tıp fakültesi eğitimimi tamamladım. 2009 yılında YDUS Türkiye 2. si olarak İstanbul Üniversitesi Onkoloji Enstitüsü’ nde yan dal eğitimine başladım ve 2013 yılında mezun oldum. 2015 yılında Memorial Şişli Hastanesinde Onkoloji Merkezi’ ni kurarak Tıbbi Onkoloji Uzmanı olarak göreve başladım ve halen Memorial Şişli Hastanesinde Onkoloji Merkezi Bölüm Başkanı olarak görevime devam etmekteyim.
Sitede yer alan bilgilerin çoğaltılması, başka bir lisana çevrilmesi, saklanması veya işleme tutulması da dahil, Prof.Dr.Serkan KESKİN’in önceden yazılı iznine tabidir. Bu sebeple işbu sitede yer alan bilgiler Prof.Dr.Serkan KESKİN’ in yazılı izni olmadan hiçbir şekilde, çoğaltılamaz, yayınlanamaz, kopyalanamaz, sunulamaz ve aktarılamaz. Sitenin bütünü veya bir kısmı diğer bir Web sitesinde izinsiz olarak kullanılamaz.